Turkish sentences from Tatoeba 15

 0    1 000 informačný list    aleksandra.eska
stiahnuť mp3 vytlačiť hrať Skontrolujte sa
 
otázka Odpoveď
What's your favorite pun?
začať sa učiť
En sevdiğin kelime oyunu nedir?
What's your home address?
začať sa učiť
Ev adresin nedir?
When are you coming back?
začať sa učiť
Ne zaman geri dönüyorsun?
When are you coming home?
začať sa učiť
Eve ne zaman geliyorsun.
When did he get to Kyoto?
začať sa učiť
O, Kyoto'ya ne zaman gitti.
When did he go to Europe?
začať sa učiť
O, Avrupaya ne zaman gitti?
When did she get married?
začať sa učiť
O, ne zaman evlendi?
When did you get married?
začať sa učiť
Ne zaman evlendin?
When did you get married?
začať sa učiť
Ne zaman evlendiniz?
When does the show start?
začať sa učiť
Gösteri ne zaman başlar?
When is he expected back?
začať sa učiť
Ne zaman geri dönmesi bekleniliyor?
When is the intermission?
začať sa učiť
Perde arası ne zaman?
When should I come again?
začať sa učiť
Tekrar ne zaman gelmeliyim?
When should we check out?
začať sa učiť
Ne zaman çıkış yapmalıyız.
When was this car washed?
začať sa učiť
Bu araba ne zaman yıkandı?
When was your first love?
začať sa učiť
İlk aşkın ne zamandı?
When will I get to Tokyo?
začať sa učiť
Tokyo'ya ne zaman varacağım?
When will the show begin?
začať sa učiť
Gösteri ne zaman başlayacak?
When will you leave here?
začať sa učiť
Ne zaman buradan ayrılacaksın?
When will you next visit?
začať sa učiť
Gelecek sefer ne zaman ziyaret edeceksiniz?
Where are all the others?
začať sa učiť
Bütün diğerleri nerede?
Where are you headed for?
začať sa učiť
Nereye yöneliyorsunuz?
Where can I buy a ticket?
začať sa učiť
Nereden bir bilet alabilirim?
Where do I claim my bags?
začať sa učiť
Bağajımı nerede alabilirim?
Where do you play tennis?
začať sa učiť
Nerede tenis oynarsın?
Where does it leave from?
začať sa učiť
O nereden kalkıyor.
Where is the coffee shop?
začať sa učiť
Kahve dükkanı nerede?
Where is the post office?
začať sa učiť
Postane nerededir?
Where is Tom's classroom?
začať sa učiť
Tom'un sınıfı nerede?
Where would I find books?
začať sa učiť
Kitapları nerede bulacaktım?
Where's the ticket booth?
začať sa učiť
Bilet standı nerede?
Which cup will he choose?
začať sa učiť
O hangi kupayı seçecek?
Which way did you choose?
začať sa učiť
Hangi yolu seçtin?
Which way is the nearest?
začať sa učiť
Hangi yol en yakın?
Who are you referring to?
začať sa učiť
Sen kimden bahsediyorsun?
Who were you talking to?
začať sa učiť
Kimle konuşuyordun?
Who were you talking to?
začať sa učiť
Kiminle konuşuyordun?
Who attended the meeting?
začať sa učiť
Toplantıya kimler katıldı?
Who designed that museum?
začať sa učiť
O müzeyi kim tasarladı?
Who do you think you are?
začať sa učiť
Kim olduğunu sanıyorsun?
Who first split the atom?
začať sa učiť
Atomu ilk olarak kim parçaladı?
Who looks after this dog?
začať sa učiť
Bu köpeğe kim bakıyor?
Who painted this picture?
začať sa učiť
Bu resmi kim yaptı?
Who's your favorite poet?
začať sa učiť
En sevdiğiniz şair kimdir?
Whose dictionary is this?
začať sa učiť
Bu kimin sözlüğü?
Why are your ears so big?
začať sa učiť
Niçin kulaklarınız o kadar büyük?
Why are your eyes so big?
začať sa učiť
Neden gözleriniz bu kadar büyük?
Why did he come with her?
začať sa učiť
O niçin onunla geldi?
Why did Tom quit his job?
začať sa učiť
Tom işini niçin bıraktı?
Why did you buy a flower?
začať sa učiť
Niçin bir çiçek aldınız?
Why did you get so angry?
začať sa učiť
Niçin öyle sinirlendin?
Why did you open the box?
začať sa učiť
Kutuyu niçin açtın?
Why do I have to do that?
začať sa učiť
Niçin onu yapmak zorundayım.
Why do you study so hard?
začať sa učiť
Niçin bu kadar sıkı çalışıyorsun?
Why don't we order pizza?
začať sa učiť
Neden pizza sipariş etmiyoruz.
Why don't we take a taxi?
začať sa učiť
Niçin bir taksiye binmiyoruz?
Why don't you just leave?
začať sa učiť
Neden sadece gitmiyorsun?
Why don't you rest a bit?
začať sa učiť
Niçin biraz dinlenmiyorsun?
Why is your mouth so big?
začať sa učiť
Niçin ağzınız o kadar büyük?
Will it be fine tomorrow?
začať sa učiť
Yarın hava güzel olacak mı?
Will ten thousand yen do?
začať sa učiť
On bin yen yeterli mi?
Will you go out tomorrow?
začať sa učiť
Yarın dışarı çıkacak mısın?
Will you please go there?
začať sa učiť
Lütfen oraya gider misin?
Will you send it by mail?
začať sa učiť
Onu postayla gönderir misin?
Will you tell us a story?
začať sa učiť
Bize bir hikaye anlatır mısın?
Wine is made from grapes.
začať sa učiť
Şarap üzümden yapılır.
Winter changed to spring.
začať sa učiť
Kış bahara döndü.
Won't you have some cake?
začať sa učiť
Biraz kek almaz mısınız?
Would you like it washed?
začať sa učiť
Onun yıkanmasını ister misin?
Would you like some more?
začať sa učiť
Biraz daha ister misiniz?
Yoko bought some of them.
začať sa učiť
Yoko onlardan bazılarını satın aldı.
You are absolutely right.
začať sa učiť
Kesinlikle haklısın.
You are everything to me.
začať sa učiť
Sen bana göre her şeysin.
You are no longer a baby.
začať sa učiť
Artık bir bebek değilsin.
You are not at all wrong.
začať sa učiť
Asla hatalı değilsin.
You must do it at once.
začať sa učiť
Onu derhal yapmalısın.
You aren't busy, are you?
začať sa učiť
Meşgul değilsin, değil mi?
You came out of the room.
začať sa učiť
Sen odadan çıktın.
You can ask him for help.
začať sa učiť
Ondan yardım isteyebilirsin.
You can ask Tom for help.
začať sa učiť
Tom'dan yardım isteyebilirsin.
You can come at any time.
začať sa učiť
Herhangi bir zamanda gelebilirsin.
You can dance, can't you?
začať sa učiť
Dans edebilirsin, değil mi?
You can do it if you try.
začať sa učiť
Eğer denerseniz, yapabilirsiniz.
You can do it, can't you?
začať sa učiť
Onu yapabilirsin, değil mi?
You can ski on that hill.
začať sa učiť
O tepede kayak yapabilirsin.
You can take either road.
začať sa učiť
Her iki yola da gidebilirsin.
You can watch television.
začať sa učiť
Televizyon izleyebilirsiniz.
You can't lift the piano.
začať sa učiť
Piyanoyu kaldıramazsın.
You can't study too hard.
začať sa učiť
Çok fazla eğitim yapamazsın.
You didn't need to hurry.
začať sa učiť
Acele etmene gerek yoktu.
You don't have any money.
začať sa učiť
Hiç paran yok.
You don't have to eat it.
začať sa učiť
Onu yemek zorunda değilsiniz.
You get what you pay for.
začať sa učiť
Parayı veren düdüğü çalar.
You had to study English.
začať sa učiť
İngilizce eğitimi yapmak zorundaydın.
You have a gum infection.
začať sa učiť
Diş eti enfeksiyonun var.
You have a regular pulse.
začať sa učiť
Düzenli bir nabzın var.
You have nothing to fear.
začať sa učiť
Korkacak bir şeyin yok.
You have to come with me.
začať sa učiť
Benimle gelmek zorundasın.
You have to get up early.
začať sa učiť
Erken kalkmak zorundasın.
You look different today.
začať sa učiť
Bugün farklı görünüyorsun.
You made a good decision.
začať sa učiť
Sen iyi bir karar verdin.
You made a wise decision.
začať sa učiť
Akıllıca bir karar verdin.
You managed it after all.
začať sa učiť
Her şeye rağmen onu becerdin.
You may come if you like.
začať sa učiť
İsterseniz gelebilirsiniz.
You may go if you choose.
začať sa učiť
Eğer istiyorsan, gidebilirsin.
You must act more wisely.
začať sa učiť
Daha akıllıca hareket etmelisin.
You must be here by five.
začať sa učiť
Beşe kadar burada olmalısın.
You must clean your room.
začať sa učiť
Odanı temizlemelisin.
You must clear the table.
začať sa učiť
Tabloyu temizlemelisin.
You must endure the pain.
začať sa učiť
Ağrıya katlanmalısın.
You must not stay in bed.
začať sa učiť
Yatakta kalamazsın.
You need a change of air.
začať sa učiť
Hava değişikliğine ihtiyacınız var.
You need to see a doctor.
začať sa učiť
Bir doktorla görüşmelisin.
You need to stop smoking.
začať sa učiť
Sigarayı bırakmalısın.
You never change, do you?
začať sa učiť
Asla değişmezsin, değil mi
You should go to see him.
začať sa učiť
Onu görmeye gitmelisin.
You should not trust him.
začať sa učiť
Ona güvenmemelisin.
You should try to see it.
začať sa učiť
Onu görmeye çalışmalısın.
You shouldn't go to work.
začať sa učiť
İşe gitmemelisin.
You speak fluent English.
začať sa učiť
Sen akıcı İngilizce konuşuyorsun.
You swim well, don't you?
začať sa učiť
Sen iyi yüzersin, değil mi?
You were right after all.
začať sa učiť
Beklenenin tersine sen haklıydın.
You were taken in by her.
začať sa učiť
Onun tarafından aldatıldın.
You were very kind to us.
začať sa učiť
Bize karşı çok naziktin.
You were wrong after all.
začať sa učiť
Beklenenin tersine sen hatalıydın.
You look very good.
začať sa učiť
Çok iyi görünüyorsun.
You're lying, aren't you?
začať sa učiť
Yalan söylüyorsun, değil mi?
You're wasting your time.
začať sa učiť
Zamanını boşa harcıyorsun.
You've arrived too early.
začať sa učiť
Sen çok erken geldin.
You've been a great help.
začať sa učiť
Muhteşem bir yardımcısın.
You've made me what I am.
začať sa učiť
Beni bulunduğum duruma getiren sensin.
You've set a bad example.
začať sa učiť
Sen kötü bir örnek oldun.
You've spilt your coffee.
začať sa učiť
Kahvenizi döktünüz.
Your book is on the desk.
začať sa učiť
Kitabın masanın üstünde.
Your shirt is inside out.
začať sa učiť
Gömleğin ters yüz olmuş.
Your son has come of age.
začať sa učiť
Oğlun reşit oldu.
Your tie has come undone.
začať sa učiť
Kravatın çözülmedi.
Yours is not bad, either.
začať sa učiť
Seninki de fena değil.
Yumi is happy, isn't she?
začať sa učiť
Yumi mutlu, değil mi?
A bone stuck in my throat.
začať sa učiť
Boğazımda bir kemik sıkıştı.
A burnt child dreads fire.
začať sa učiť
Yanmış bir çocuk ateşten korkar.
A button came off my coat.
začať sa učiť
Ceketimden bir düğme düştü.
A cold bath refreshed him.
začať sa učiť
Soğuk bir banyo onu canlandırdı.
A crowd waited to see him.
začať sa učiť
Bir kalabalık onu görmek için bekledi.
A decision had to be made.
začať sa učiť
Bir karar verilmeli.
A dog can see in the dark.
začať sa učiť
Bir köpek karanlıkta görebilir.
A few days later, he came.
začať sa učiť
Birkaç gün sonra, o geldi.
A fork fell off the table.
začať sa učiť
Masadan bir çatal düştü.
A gentle wind was blowing.
začať sa učiť
Nazik bir rüzgar esiyordu.
A girl appeared before me.
začať sa učiť
Benim önümde bir kız göründü.
A girl stood there crying.
začať sa učiť
Bir kız orada ağlayarak duruyordu.
A gun might come in handy.
začať sa učiť
Bir silah işe yarayabilir.
A is 5 times as long as B.
začať sa učiť
A, B'nin 5 katı kadar uzundur.
A nail punctured the tire.
začať sa učiť
Bir çivi lastiği patlatmış
A nice boy talked to Kate.
začať sa učiť
Güzel bir çocuk Kate'le konuştu.
A penny for your thoughts.
začať sa učiť
Düşünceleriniz için bir peni.
A policeman came up to me.
začať sa učiť
Bir polis bana geldi.
A rat ran across the road.
začať sa učiť
Bir sıçan yolu koşarak geçti.
A tear ran down her cheek.
začať sa učiť
Bir göz yaşı onun yanağından aşağıya süzüldü.
A watched pot never boils.
začať sa učiť
İzlenen demlik asla kaynamaz.
A wood floor is beautiful.
začať sa učiť
Ahşap bir zemin güzeldir.
Add more salt to the soup.
začať sa učiť
Çorbaya biraz daha tuz ekleyin.
Aim the gun at the target.
začať sa učiť
Silahı hedefe doğrult.
Air is a mixture of gases.
začať sa učiť
Hava gazların karışımıdır.
All men are created equal.
začať sa učiť
Bütün insanlar eşit yaratılırlar.
All men have equal rights.
začať sa učiť
Bütün insanların eşit hakları vardır.
All you can do is to wait.
začať sa učiť
Yapabileceğiniz bütün şey beklemektir.
All's well that ends well.
začať sa učiť
İyi biten herşey iyidir.
Almost all girls are kind.
začať sa učiť
Neredeyse tüm kızlar nazik.
An accident just happened.
začať sa učiť
Az önce bir kaza oldu.
Ann doesn't have a sister.
začať sa učiť
Ann'in bir kız kardeşi yok.
Ann likes music very much.
začať sa učiť
Ann müziği çok seviyor.
Ann likes music very much.
začať sa učiť
Ann müzikten çok hoşlanır.
Ann swam across the river.
začať sa učiť
Ann nehrin karşı tarafına yüzdü.
Any child can answer that.
začať sa učiť
Herhangi bir çocuk ona cevap verebilir.
Any one of us could do it.
začať sa učiť
Bizden herhangi biri onu yapabilirdi.
Anyway, you'll never know.
začať sa učiť
Her neyse, asla bilmeyeceksin.
Aoi is a very good dancer.
začať sa učiť
Aoi çok iyi bir dansçıdır.
Apples were on sale today.
začať sa učiť
Elmalar bugün indirimli.
Are all these books yours?
začať sa učiť
Bütün bu kitaplar senin mi?
Are they speaking English?
začať sa učiť
Onlar İngilizce konuşuyorlar mı?
Are you a college student?
začať sa učiť
Sen bir üniversite öğrencisi misin?
Are you free after school?
začať sa učiť
Okuldan sonra boş musun?
Are you free this evening?
začať sa učiť
Bu akşam boş musun?
Are you free this weekend?
začať sa učiť
Bu hafta sonu boş musun?
Are you looking for a job?
začať sa učiť
Bir iş arıyor musunuz?
Are you trying to kill me?
začať sa učiť
Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz?
As for me, I am satisfied.
začať sa učiť
Bana gelince, ben tatmin oldum.
Ask her what she has done.
začať sa učiť
Ona ne yaptığını sor.
Ask the policeman the way.
začať sa učiť
Polise yolu sor.
At first, it is difficult.
začať sa učiť
Önce, zordur.
Be kind to little animals.
začať sa učiť
Küçük hayvanlara karşı kibar ol.
Be polite to your parents.
začať sa učiť
Ebeveynlerinize karşı nazik olun.
Be quiet and listen to me.
začať sa učiť
Sakin ol ve beni dinle.
Be sure to drop me a line.
začať sa učiť
Bana iki satır yazmayı ihmal etmeyin.
Beggars can't be choosers.
začať sa učiť
Dilenciler seçici olamaz.
Bill called me last night.
začať sa učiť
Bill dün gece beni aradı.
Bill is a baseball player.
začať sa učiť
Bill bir beyzbol oyuncusu.
Bill made me a nice dress.
začať sa učiť
Bill bana güzel bir elbise yaptı.
Birds fly south in winter.
začať sa učiť
Kuşlar kışın güneye doğru uçarlar.
Black cloth absorbs light.
začať sa učiť
Siyah kumaş ışık emer.
Bob stared me in the face.
začať sa učiť
Bob yüzüme baktı.
Bob wasn't in on the plan.
začať sa učiť
Bob plana katılmadı.
Boil my eggs hard, please.
začať sa učiť
Yumurtamı katı kaynat lütfen.
Border fights were common.
začať sa učiť
Sınır kavgaları yaygındı.
Both girls have blue eyes.
začať sa učiť
Heriki kızın mavi gözleri var.
Both his parents are dead.
začať sa učiť
Onun anne ve babası öldü.
Both of us are from Tampa.
začať sa učiť
Her ikimiz de Tampa'lıyız.
Bourbon is made from corn.
začať sa učiť
Burbon mısırdan yapılır.
Bravery is a great virtue.
začať sa učiť
Kahramanlık büyük bir erdemdir.
Bread is baked in an oven.
začať sa učiť
Ekmek bir fırında pişirilir.
Brian lives over the hill.
začať sa učiť
Brian tepenin üzerinde yaşıyor.
Bring me a glass of water.
začať sa učiť
Bana bir bardak su getir.
Bring me a piece of chalk.
začať sa učiť
Bana bir parça tebeşir getir.
Bring me something to eat.
začať sa učiť
Bana yiyecek bir şey getir.
Bring your children along.
začať sa učiť
Çocuklarınızı yanınızda getirin.
Can I buy only the lenses?
začať sa učiť
Ben sadece lensleri satın alabilir miyim?
Can I do anything for you?
začať sa učiť
Sizin için bir şey yapabilir miyim?
Can I fix you a hot drink?
začať sa učiť
Sana sıcak bir içecek hazırlayabilir miyim?
Can I get you another one?
začať sa učiť
Size bir tane daha alabilir miyim?
Can I have some more milk?
začať sa učiť
Ben biraz daha süt alabilir miyim?
Can I put this up for you?
začať sa učiť
Sizin için bunu götürebilir miyim?
Can I take your order now?
začať sa učiť
Siparişinizi şimdi alabilir miyim?
Can I use this dictionary?
začať sa učiť
Bu sözlüğü kullanabilir miyim?
Can I use your dictionary?
začať sa učiť
Ben senin sözlüğünü kullanabilir miyim?
Can I use your typewriter?
začať sa učiť
Daktilonu kullanabilir miyim?
Can you add these numbers?
začať sa učiť
Bu sayıları toplayabilir misin?
Can you cash these for me?
začať sa učiť
Bunları benim için nakite çevirir misin?
Can you come to the party?
začať sa učiť
Partiye gelebilir misin?
Can you finish it by noon?
začať sa učiť
Öğleye kadar onu bitirebilir misin?
Can you guess what I have?
začať sa učiť
Neye sahip olduğumu tahmin edebilir misin?
Can you help me lift this?
začať sa učiť
Bunu kaldırmama yardım eder misin?
Can you mail these for me?
začať sa učiť
Bunları benim için postalar mısın?
Can you make the deadline?
začať sa učiť
Tarih koyar mısın?
Can you pay me in advance?
začať sa učiť
Bana peşin ödeyebilir misiniz?
Can you put me up tonight?
začať sa učiť
Bu akşam beni misafir eder misin?
Can you reach the ceiling?
začať sa učiť
Tavana ulaşabilir misiniz?
Carol is studying Spanish.
začať sa učiť
Carol İspanyolca çalışıyor.
Cats hate vacuum cleaners.
začať sa učiť
Kediler vakum temizleyicilerden nefret ediyorlar.
Change trains at Shinjuku.
začať sa učiť
Shinjuku'da trenleri değiştirin.
Charge this to my account.
začať sa učiť
Bunu benim hesabıma yaz.
Charge this to my company.
začať sa učiť
Bunu benim şirketin hesabına yaz.
Children play with blocks.
začať sa učiť
Çocuklar bloklarla oynarlar.
Choose any dress you like.
začať sa učiť
İstediğin herhangi bir elbiseyi seç.
Choose whichever you like.
začať sa učiť
İstediğini seç.
Choose whichever you want.
začať sa učiť
İstediğiniz hangi birisini seçin.
Chris can't work tomorrow.
začať sa učiť
Chris yarın çalışamaz.
Come and have tea with me.
začať sa učiť
Gel ve benimle birlikte çay iç.
Come and see me right now.
začať sa učiť
Derhal gel ve beni gör.
Come at any time you like.
začať sa učiť
İstediğin zaman gel.
Come at ten o'clock sharp.
začať sa učiť
Saat tam onda gel.
Come on! Give me a chance.
začať sa učiť
Haydi! Bana bir şans ver.
Come to my house at eight.
začať sa učiť
Saat sekizde evime gel.
Coming here was a mistake.
začať sa učiť
Buraya gelmek bir hataydı.
Communications broke down.
začať sa učiť
İletişimler bozuldu.
Cookie is under the table.
začať sa učiť
Bisküvi masanın altındadır.
Cookie was raised by Kate.
začať sa učiť
Bebek Kate tarafından yetiştirildi.
Could you get me some tea?
začať sa učiť
Bana biraz çay getirir misin?
Could you spell it please?
začať sa učiť
Onu heceler misin, lütfen?
Could you tell me the way?
začať sa učiť
Bana yolu söyleyebilir misiniz?
Cows are sacred to Hindus.
začať sa učiť
İnekler Hindular için kutsaldır.
Cut the cake with a knife.
začať sa učiť
Pastayı bir bıçakla kes.
Dan bought a new computer.
začať sa učiť
Dan yeni bir bilgisayar satın aldı.
Dan came for Julie at six.
začať sa učiť
Dan altıda Julie için geldi.
Dewey was suddenly a hero.
začať sa učiť
Dewey birdenbire bir kahraman oldu.
Did he look like a doctor?
začať sa učiť
O bir doktora benziyor muydu?
Did he tell you the truth?
začať sa učiť
O, size gerçeği söyledi mi?
Did you do it by yourself?
začať sa učiť
Onu kendin mi yaptın?
Did you go out last night?
začať sa učiť
Dün gece dışarı çıktın mı?
Did you sleep well?
začať sa učiť
İyi uyudun mu?
Did you learn it from him?
začať sa učiť
Onu ondan öğrendin mi?
Did you notice any change?
začať sa učiť
Herhangi bir değişiklik fark ettiniz mi?
Did you get my letter?
začať sa učiť
Mektubumu aldın mı?
Did you rent an apartment?
začať sa učiť
Bir daire kiraladın mı?
Did you see anybody there?
začať sa učiť
Orada birini gördün mü?
Did you study by yourself?
začať sa učiť
Eğitimi yalnız mı yaptınız?
Didn't you visit the park?
začať sa učiť
Parkı ziyaret etmedin mi?
Dinner will be ready soon.
začať sa učiť
Akşam yemeği yakında hazır olacak.
Dinosaurs are now extinct.
začať sa učiť
Şimdi dinazorların nesli tükendi.
Do a better job next time.
začať sa učiť
Gelecek sefer daha iyi bir iş çıkar.
Do I have to go right now?
začať sa učiť
Hemen gitmek zorunda mıyım?
Do I have to write in ink?
začať sa učiť
Mürekkeple yazmak zorunda mıyım?
Do it as soon as possible.
začať sa učiť
Onu mümkün olduğunca kısa sürede yap.
Do what you think is best.
začať sa učiť
En iyi olduğunu düşündüğünüz şeyi yapın.
Do you believe in fairies?
začať sa učiť
Perilere inanıyor musunuz?
Do you deliver on Sundays?
začať sa učiť
Pazar günleri teslimat yapıyor musunuz?
Do you have a better idea?
začať sa učiť
Daha iyi bir fikrin var mı?
Do you have a larger size?
začať sa učiť
Daha büyük bir bedeni var mı?
Do you have a lot of pens?
začať sa učiť
Bir sürü kalemin var mı?
Do you have a lot of time?
začať sa učiť
Çok zamanın var mı?
Do you have a reservation?
začať sa učiť
Bir rezervasyonunuz var mı?
Do you have any allergies?
začať sa učiť
Herhangi bir alerjiniz var mı?
Do you have any day tours?
začať sa učiť
Hiç günlük turunuz var mı?
Do you have any questions?
začať sa učiť
Sorunuz var mı?
Do you have any vacancies?
začať sa učiť
Boş yeriniz var mı - Boş yeriniz var mı
Do you have enough energy?
začať sa učiť
Yeterli enerjin var mı?
Do you have one-day tours?
začať sa učiť
Bir günlük turlarınız var mı?
Do you have Time magazine?
začať sa učiť
Time dergin var mı?
Do you have your passport?
začať sa učiť
Pasaportunuz var mı?
Do you know what happened?
začať sa učiť
Ne olduğunu biliyor musun?
Do you know what she said?
začať sa učiť
Onun ne söylediğini biliyor musun?
Do you know where he went?
začať sa učiť
Onun nereye gittiğini biliyor musun?
Do you know where we live?
začať sa učiť
Nerede yaşadığımızı biliyor musun?
Do you like Japanese food?
začať sa učiť
Japon yemeklerini sever misin?
Do you like San Francisco?
začať sa učiť
San Francisco'yu sever misiniz?
Do you like tea or coffee?
začať sa učiť
Çay mı yoksa kahve mi seversin.
Do you think I need to go?
začať sa učiť
Gitmem gerektiğini düşünüyor musunuz?
Do you think I need to go?
začať sa učiť
Sizce gitmeli miyim?
Do you think I'm handsome?
začať sa učiť
Benim yakışıklı olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm handsome?
začať sa učiť
Sizce ben yakışıklımıyım.
Do you think I'm to blame?
začať sa učiť
Suçlanacağımı düşünüyor musun?
Do you think I'm too tall?
začať sa učiť
Benim çok fazla uzun boylu olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think it will work?
začať sa učiť
Onun işe yarayacağını düşünüyor musun?
Do you want to come along?
začať sa učiť
Birlikte gelmek ister misin?
Does he go to work by bus?
začať sa učiť
O işe otobüsle gider mi?
Does he have any brothers?
začať sa učiť
Onun hiç erkek kardeşi var mı?
Does he have any children?
začať sa učiť
Onun hiç çocuğu var mı?
Does he know what you did?
začať sa učiť
O ne yaptığını biliyor mu?
Does it look cloudy today?
začať sa učiť
Bugün hava bulutlu mu?
Does that float your boat?
začať sa učiť
O, senin sandalı yüzdürür mü?
Does the room have a bath?
začať sa učiť
Odanın bir banyosu var mı?
Dogs are loyal animals.
začať sa učiť
Köpekler sadık hayvanlardır.
Don't be so noisy, please.
začať sa učiť
Çok gürültücü olma, lütfen.
Don't fail to write to me.
začať sa učiť
Bana yazmayı ihmal etme.
Don't get in people's way.
začať sa učiť
İnsanların yoluna girme.
Don't get so carried away.
začať sa učiť
Kendini çok kaptırma.
Don't hang up yet, please.
začať sa učiť
Telefonu henüz kapatmayın, lütfen.
Don't hold it upside down.
začať sa učiť
Onu ters tutma.
Don't ignore her feelings.
začať sa učiť
Onun duygularını görmezden gelmeyin.
Don't jump to conclusions.
začať sa učiť
Sonuçlara atlamayın.
Don't let anybody see you.
začať sa učiť
Kimse seni görmesin.
Don't let him do it alone.
začať sa učiť
Onu ona tek başına yaptırma.
Don't look at me that way.
začať sa učiť
Bana o şekilde bakma.
Don't look down on others.
začať sa učiť
Diğerlerini hor görme.
Don't tell him the answer.
začať sa učiť
Ona cevabı söylemeyin.
Don't treat me like a dog.
začať sa učiť
Bana bir köpek gibi davranmayın.
Draw a line on your paper.
začať sa učiť
Kağıdına bir çizgi çiz.
Each student has a locker.
začať sa učiť
Her öğrencinin kilitli bir dolabı var.
Eat more fresh vegetables.
začať sa učiť
Daha çok taze sebze yiyin.
Even I can't believe that.
začať sa učiť
Ben bile ona inanamıyorum.
Everybody agrees with you.
začať sa učiť
Herkes sizinle aynı fikirde.
Everybody had a good time.
začať sa učiť
Herkes eğlendi.
Everybody had a good year.
začať sa učiť
Herkes iyi bir yıl geçirdi.
Everybody had a hard time.
začať sa učiť
Herkes zor zaman geçirdi.
Everybody laughed at Jack.
začať sa učiť
Herkes Jack'e güldü.
Everybody looks up to him.
začať sa učiť
Herkes onu ziyaret eder.
Everyone, please be quiet.
začať sa učiť
Herkes, lütfen sakin olsun.
Everything is fine so far.
začať sa učiť
Şu ana kadar her şey iyi.
Everything is on schedule.
začať sa učiť
Herşey proğrama uygun.
Express your idea clearly.
začať sa učiť
Fikrini açıkça ifade et.
Farmers were doing better.
začať sa učiť
Çiftçiler daha iyi yapıyorlardı.
Few farms had electricity.
začať sa učiť
Birkaç çiftliğin elektriği vardı.
For me, time is not money.
začať sa učiť
Benim için, vakit nakit değildir.
Forgive me for being late.
začať sa učiť
Geç kaldığım için beni affedin.
Forty people were present.
začať sa učiť
Kırk kişi mevcuttu.
Frankly, I don't like him.
začať sa učiť
Açıkçası, ben onu sevmiyorum.
Fruits have seeds in them.
začať sa učiť
Meyvelerin içlerinde tohumları vardır.
Gasoline is used for fuel.
začať sa učiť
Benzin yakıt için kullanılır.
George failed in business.
začať sa učiť
George işinde başarısız oldu.
George is quite talkative.
začať sa učiť
George oldukça gevezedir.
George was broken-hearted.
začať sa učiť
George kırık kalpli idi.
Germany borders on France.
začať sa učiť
Almanya Fransa'nın sınır komşusudur.
Get off at Himeji Station.
začať sa učiť
Himeji İstasyonun'da inin.
Give me a break, will you?
začať sa učiť
Bana bir mola ver, ne dersin?
Give me a definite answer.
začať sa učiť
Bana kesin bir cevap verin.
Give me a definite answer.
začať sa učiť
Bana kesin bir cevap ver.
Give that book back to me.
začať sa učiť
O kitabı bana geri ver.
Go and beat up that bully.
začať sa učiť
Git ve o kabadayıyı döv.
Go and sit by your father.
začať sa učiť
Git ve babanın yanında otur.
Go upstairs and go to bed.
začať sa učiť
Üst kata çık ve yatmaya git.
Gold is heavier than iron.
začať sa učiť
Altın demirden daha ağırdır.
Gold was discovered there.
začať sa učiť
Altın orada keşfedildi.
Grapes are made into wine.
začať sa učiť
Üzümler şarap haline getirilir.
Green doesn't go with red.
začať sa učiť
Yeşil kırmızı ile gitmez.
Green looks good on Alice.
začať sa učiť
Yeşil Alice'in üstünde iyi görünüyor.
Guess what happened to me.
začať sa učiť
Bil bakalım, bana ne oldu?
Guess what happened to me.
začať sa učiť
Bana ne olduğunu tahmin etsene!
Hand me that book, please.
začať sa učiť
Bana o kitabı uzat, lütfen.
Hang up your coat, please.
začať sa učiť
Lütfen paltonuzu asın.
Hang your hat on the hook.
začať sa učiť
Şapkanı askıya as.
Happiness can't be bought.
začať sa učiť
Mutluluk satın alınamaz.
Has he stayed here before?
začať sa učiť
O daha önce burada kaldı mı?
Has the movie started yet?
začať sa učiť
Film henüz başladı mı?
Has Tom ever been married?
začať sa učiť
Tom hiç evlendi mi?
Has Tony been watching TV?
začať sa učiť
Tony TV izliyor muydu?
Have you been here before?
začať sa učiť
Daha önce burada bulundun mu?
Have you been to Hokkaido?
začať sa učiť
Hokkaido'da bulundun mu?
Have you eaten dinner yet?
začať sa učiť
Henüz akşam yemeğini yedin mi?
Have you eaten supper yet?
začať sa učiť
Akşam yemeğini henüz yedin mi?
Have you ever been abroad?
začať sa učiť
Hiç yurtdışında oldun mu?
Have you ever been mugged?
začať sa učiť
Bugüne kadar hiç soyuldun mu?
Have you ever loved a man?
začať sa učiť
Hiç bir erkek sevdin mi?
Have you ever played golf?
začať sa učiť
Hiç golf oynadın mı?
Have you ever seen a lion?
začať sa učiť
Şu ana kadar bir aslan gördün mü?
Have you finished already?
začať sa učiť
Zaten bitirdiniz mi?
Have you finished talking?
začať sa učiť
Konuşmayı bitirdin mi?
Have you tried that store?
začať sa učiť
O mağazayı denedin mi?
Haven't I seen you before?
začať sa učiť
Sizi daha önce görmemiş miydim?
He acknowledged his fault.
začať sa učiť
O, hatasını kabul etti.
He acted fairly toward me.
začať sa učiť
O, bana karşı açıkça davrandı.
He advised an early start.
začať sa učiť
Erken bir başlangıcı tavsiye etti.
He advised me to go there.
začať sa učiť
O, oraya gitmemi tavsiye etti.
He agrees with my opinion.
začať sa učiť
O, benim fikrimi kabul ediyor.
He asked for their advice.
začať sa učiť
O, onların tavsiyelerini istedi.
He asked me if I was busy.
začať sa učiť
O, bana meşgul olup olmadığımı sordu.
He became a famous singer.
začať sa učiť
O ünlü bir şarkıcı oldu.
He became a national hero.
začať sa učiť
O ulusal bir kahraman oldu.
He began to learn English.
začať sa učiť
O, İngilizce öğrenmeye başladı.
He blew on his fingertips.
začať sa učiť
O, parmak uçlarına üfledi.
He bought a dress for her.
začať sa učiť
O, onun için bir elbise aldı.
He bought a pair of shoes.
začať sa učiť
O bir çift ayakkabı satın aldı.
He broke the world record.
začať sa učiť
O dünya rekoru kırdı.
He called me a stupid boy.
začať sa učiť
Bana aptal bir çocuk dediler.
He came back before eight.
začať sa učiť
Sekizden önce geri döndü.
He came back from America.
začať sa učiť
O, Amerika'dan geri geldi.
He came down to breakfast.
začať sa učiť
O aşağıya kahvaltıya indi.
He came down with the flu.
začať sa učiť
O, grip yüzünden çöktü.
He came straight up to me.
začať sa učiť
O, dosdoğru bana doğru geldi.
He came to listen to jazz.
začať sa učiť
O, caz dinlemek için geldi.
He can also speak Russian.
začať sa učiť
O Rusça da konuşabilir.
He can run faster than me.
začať sa učiť
O, benden daha hızlı koşabilir.
He can speak 10 languages.
začať sa učiť
O, on dil konuşabilir.
He can speak Russian, too.
začať sa učiť
O, Rusça da konuşabilir.
He can't afford a new car.
začať sa učiť
Yeni bir araba için parası yok.
He can't be an honest man.
začať sa učiť
O, dürüst bir adam olamaz.
He caught a terrible cold.
začať sa učiť
O berbat bir soğuk aldı.
He caught hold of my hand.
začať sa učiť
O, elimi tuttu.
He climbed over the fence.
začať sa učiť
O, çitin üzerine tırmandı.
He committed five murders.
začať sa učiť
O, beş cinayet işledi.
He couldn't run very fast.
začať sa učiť
O, çok hızlı koşamadı.
He cut down a cherry tree.
začať sa učiť
O, bir kiraz ağacını kesti.
He decided to be a lawyer.
začať sa učiť
O bir avukat olmaya karar verdi.
He did it out of kindness.
začať sa učiť
O onu nezaketsiz olarak yaptı.
He did not like to travel.
začať sa učiť
O, seyahat etmekten hoşlanmadı.
He didn't go for the idea.
začať sa učiť
O, fikri beğenmedi.
He didn't help his father.
začať sa učiť
O, babasına yardım etmedi.
He didn't like being poor.
začať sa učiť
O, fakir olmaktan hoşlanmıyordu.
He died of a heart attack.
začať sa učiť
O bir kalp krizinden öldü.
He does not play baseball.
začať sa učiť
O, beyzbol oynamaz.
He doesn't believe in God.
začať sa učiť
O Tanrıya inanmıyor.
He doesn't understand you.
začať sa učiť
O sizi anlamıyor.
He drank a bottle of wine.
začať sa učiť
O bir şişe şarap içti.
He dreamed about his home.
začať sa učiť
O, evi hakkında hayal kurdu.
He called at my house.
začať sa učiť
O, evime uğradı.
He dropped in on a friend.
začať sa učiť
O, bir arkadaşını ziyaret etti.
He elbowed me in the ribs.
začať sa učiť
O, kaburgalarıma dirsek vurdu.
He explained it in detail.
začať sa učiť
O, onu ayrıntılı olarak açıkladı.
He extended his right arm.
začať sa učiť
O, sağ kolunu uzattı.
He failed to come on time.
začať sa učiť
O zamanında gelmeyi başaramadı.
He fell asleep right away.
začať sa učiť
O hemen uykuya daldı.
He fell down on the floor.
začať sa učiť
O, yere düştü.
He fell flat on the floor.
začať sa učiť
O yere düz düştü.
He fell into a deep sleep.
začať sa učiť
O derin bir uykuya daldı.
He fixed the broken table.
začať sa učiť
O kırık masayı onardı.
He fixed the watch for me.
začať sa učiť
O, saati benim için tamir etti.
He forced her to sit down.
začať sa učiť
O, onu oturması için zorladı.
He gave a rap on the door.
začať sa učiť
Kapıya hafifçe vurdu.
He gave me a vague answer.
začať sa učiť
Bana belirsiz bir cevap verdi.
He goes abroad every year.
začať sa učiť
O, her yıl yurt dışına gider.
He goes to school on foot.
začať sa učiť
O, okula yaya gider.
He got no answer from her.
začať sa učiť
o ondan cevap almadı.
He grew up to be a doctor.
začať sa učiť
O bir doktor olmak için büyüdü.
He had a book in his hand.
začať sa učiť
Onun elinde bir kitap vardı.
He had a traffic accident.
začať sa učiť
O bir trafik kazası geçirdi.
He had his hair cut short.
začať sa učiť
O, saçını kısa kestirdi.
He has a cat and two dogs.
začať sa učiť
Onun bir kedisi ve bir köpeği var.
He has a dog and six cats.
začať sa učiť
O bir köpeğe ve altı kediye sahiptir.
He has a dual personality.
začať sa učiť
O bir çift kişiliğe sahiptir.
He has a good eye for art.
začať sa učiť
Onun sanat için iyi bir gözü var.
He has a nice personality.
začať sa učiť
O güzel bir kişiliğe sahiptir.
He has a pain in his side.
začať sa učiť
Onun yan tarafında bir ağrısı var.
He has excellent reflexes.
začať sa učiť
O, mükemmel reflekslere sahip.
He has his office in town.
začať sa učiť
Onun şehirde bir ofisi var.
He has not been to France.
začať sa učiť
O, Fransa'da bulunmadı.
He held her by the sleeve.
začať sa učiť
O, onu kolundan tuttu.
He hid it behind the door.
začať sa učiť
O, onu kapının arkasına sakladı.
He hired some new workers.
začať sa učiť
O bazı yeni işçileri işe aldı.
He hung his head in shame.
začať sa učiť
O utançla başını eğdi.
He hurried to the station.
začať sa učiť
O aceleyle istasyona gitti.
He is a danger to society.
začať sa učiť
O, toplum için bir tehlikedir.
He is a good man at heart.
začať sa učiť
O, aslında iyi bir adam.
He is a kind man at heart.
začať sa učiť
O, aslında nazik bir insandır.
He is a novelist and poet.
začať sa učiť
O bir romancı ve şairdir.
He is a very fast swimmer.
začať sa učiť
O, çok hızlı bir yüzücüdür.
He is a very nice student.
začať sa učiť
O çok hoş bir öğrenci.
He is a volleyball player.
začať sa učiť
O bir voleybol oyuncusudur.
He is always day-dreaming.
začať sa učiť
O her zaman hayal kuruyor.
He is as good as his word.
začať sa učiť
O, sözü kadar iyidir.
He is as old as my father.
začať sa učiť
O, babam kadar yaşlıdır.
He is as timid as a mouse.
začať sa učiť
O, bir fare kadar ürkek.
He is at church right now.
začať sa učiť
O şu anda kilisededir.
He is confined to bed now.
začať sa učiť
O, şimdi yatağa mahkum.
He is dead and buried now.
začať sa učiť
O öldü ve şimdi gömüldü.
He is either drunk or mad.
začať sa učiť
O ya sarhoş ya da deli.
He is famous as a pianist.
začať sa učiť
O bir piyanist olarak ünlüdür.
He is good at mathematics.
začať sa učiť
O, matematikte iyidir.
He is inclined to be lazy.
začať sa učiť
O tembel olmaya eğimlidir.
He is inclined to get mad.
začať sa učiť
O deli almak için eğimlidir.
He is interested in music.
začať sa učiť
O müzikle ilgileniyor.
He is known to the public.
začať sa učiť
O halk tarafından bilinir.
He is much older than Ken.
začať sa učiť
O, Ken'den çok daha yaşlı.
He is nothing but a child.
začať sa učiť
O bir çocuktan başka bir şey değil.
He is often late for work.
začať sa učiť
O, her zaman işe geç kalır.
He is old enough to drink.
začať sa učiť
O içmek için yeterince yaşlıdır.
He is old enough to drive.
začať sa učiť
O, araba sürmek için yeterince yaşlıdır.
He is older and wiser now.
začať sa učiť
O,şimdi daha yaşlı ve daha akıllıdır.
He is one of my neighbors.
začať sa učiť
O, benim komşularımdan biri.
He is one of my neighbors.
začať sa učiť
O, komşularımdan biri.
He is playing in his room.
začať sa učiť
O, odasında oynuyor.
He is prepared to help me.
začať sa učiť
O bana yardım etmeye hazır.
He is proud of his family.
začať sa učiť
O, ailesiyle gurur duyuyor.
He is reading a novel now.
začať sa učiť
O, şimdi bir roman okuyor.
He is said to be a genius.
začať sa učiť
Onun bir deha olduğu söyleniyor.
He is too fat to run fast.
začať sa učiť
O, hızlı koşamayacak kadar çok şişmandır.
He is very afraid of dogs.
začať sa učiť
O, köpeklerden çok korkar.
He is very formal with us.
začať sa učiť
O bizimle çok resmidir.
He is very friendly to us.
začať sa učiť
O bize karşı çok samimidir.
He is walking very slowly.
začať sa učiť
O çok yavaş yürüyor.
He kept the window closed.
začať sa učiť
O, pencereyi kapalı tuttu.
He left his son a fortune.
začať sa učiť
O, oğluna bir servet bıraktı.
He left the door unlocked.
začať sa učiť
O, kapıyı kilitlemeden bıraktı.
He left the motor running.
začať sa učiť
O motoru çalışırken bıraktı.
He left the water running.
začať sa učiť
O suyu açık bıraktı.
He likes bread and butter.
začať sa učiť
O ekmek ve tereyağı seviyor.
He likes to live in Tokyo.
začať sa učiť
O Tokyo'da yaşamayı seviyor.
He likes to travel abroad.
začať sa učiť
O yurt dışında seyahat etmeyi sever.
He listened to my opinion.
začať sa učiť
O benim fikrimi dinledi.
He lived there by himself.
začať sa učiť
Tek başına orada yaşadı.
He lives across the river.
začať sa učiť
O, nehrin karşı tarafında yaşıyor.
He lives in a large house.
začať sa učiť
O büyük bir evde yaşıyor.
He lives in the next town.
začať sa učiť
O, sonraki kasabada yaşıyor.
He looked around the room.
začať sa učiť
O, odada etrafına bakındı.
He looked like a rich man.
začať sa učiť
O zengin bir adama benziyordu.
He looked up at the stars.
začať sa učiť
O, yıldızlara baktı.
He looks as young as ever.
začať sa učiť
O, her zamanki gibi genç görünüyor.
He lost sight of the bird.
začať sa učiť
O, kuşu gözden kaybetti.
He made a small dog house.
začať sa učiť
O küçük bir köpek kulübesi yaptı.
He made it for his sister.
začať sa učiť
O, onu kız kardeşi için yaptı.
He makes wine from grapes.
začať sa učiť
O üzümlerden şarap yapar.
He must be the one for me.
začať sa učiť
O, bana göre biri olmalı.
He must go there tomorrow.
začať sa učiť
Yarın oraya gitmek zorunda.
He must like taking walks.
začať sa učiť
O yürümekten hoşlanıyor olmalı.
He narrowly escaped death.
začať sa učiť
O kılpayı ölümden kurtuldu.
He objected to my smoking.
začať sa učiť
O, benim sigara içmeme itiraz etti.
He often dropped in on me.
začať sa učiť
O sık sık bana uğradı.
He often plays the guitar.
začať sa učiť
O, sık sık gitar çalar.
He ordered me to go alone.
začať sa učiť
O benim yalnız gitmemi emretti.
He ordered me to stand up.
začať sa učiť
O bana ayağa kalkmamı emretti.
He overslept this morning.
začať sa učiť
O, bu sabah uyuyakaldı.
He picked a fight with me.
začať sa učiť
O benimle kavga çıkardı.
He picked flowers for her.
začať sa učiť
O, onun için çiçek topladı.
He picked it up carefully.
začať sa učiť
O, onu dikkatle aldı.
He plays golf on weekends.
začať sa učiť
O hafta sonlarında golf oynar.
He plays tennis every day.
začať sa učiť
O, hergün tenis oynar.
He put a mark on the page.
začať sa učiť
O, sayfaya bir işaret koydu.
He put milk in his coffee.
začať sa učiť
O kahvesine süt koydu.
He put on his hat at once.
začať sa učiť
O, derhal şapkasını giydi.
He ran an ad in the paper.
začať sa učiť
O, gazeteye bir reklam verdi.
He ran into the classroom.
začať sa učiť
O, sınıfa koştu.
He ran the fastest of all.
začať sa učiť
O en hızlı koştu.
He reached for the pistol.
začať sa učiť
O, tabancaya uzandı.
He read the letter slowly.
začať sa učiť
O, mektubu yavaşça okudu.
He receives a high salary.
začať sa učiť
O, yüksek bir maaş alır.
He refused to shake hands.
začať sa učiť
O, tokalaşmayı reddetti.
He sat next to the stream.
začať sa učiť
O, dereye yakın oturdu.
He sat up late last night.
začať sa učiť
O dün gece geç saatlere kadar oturdu.
He seems to be all thumbs.
začať sa učiť
O, beceriksiz görünüyor.
He seems to be in a slump.
začať sa učiť
O bir çöküş içinde görünüyor.
He seems to be in trouble.
začať sa učiť
Onun sorunu var gibi görünüyor.
She looks very happy.
začať sa učiť
O çok mutlu görünüyor.
He seldom comes to see me.
začať sa učiť
O nadiren beni görmeye gelir.
He showed off his new car.
začať sa učiť
O, yeni arabasıyla hava attı.
He stabbed me in the back!
začať sa učiť
O beni sırtımdan bıçakladı!
He stole my purse from me.
začať sa učiť
O, benden çantamı çaldı.
He stopped reading a book.
začať sa učiť
O, kitap okumayı bıraktı.
He studied how birds flew.
začať sa učiť
O kuşların nasıl uçtuğu üzerine çalışma yaptı.
He studied law at Harvard.
začať sa učiť
O, Harvard'da hukuk okudu.
He swims better than I do.
začať sa učiť
O, benden daha iyi yüzer.
He takes after his father.
začať sa učiť
O babasına benziyor.
He talked to the chairman.
začať sa učiť
O, başkanla konuştu.
He taught me how to write.
začať sa učiť
O bana nasıl yazacağımı öğretti.
He tends to talk too much.
začať sa učiť
O çok fazla konuşma eğilimindedir.
He threw a stone at a dog.
začať sa učiť
O, köpeğe bir taş attı.
He tied the dog to a tree.
začať sa učiť
O, köpeği bir ağaca bağladı.
He took over the business.
začať sa učiť
O iş devraldı.
He took poison by mistake.
začať sa učiť
O yanlışlıkla zehir aldı.
He traveled west by train.
začať sa učiť
O trenle batıya seyahat etti.
He tried hard, but failed.
začať sa učiť
O çok çalıştı, fakat başarısız oldu.
He tried opening the door.
začať sa učiť
O, kapıyı açmaya çalıştı.
He tried to master French.
začať sa učiť
O, Fransızcaya hakim olmaya çalıştı.
He used to be a gentleman.
začať sa učiť
O bir centilmendi.
He used to be a quiet man.
začať sa učiť
O, sakin bir adamdı.
He usually gets up at six.
začať sa učiť
O, genellikle altıda kalkar.
He walked along the river.
začať sa učiť
O, nehir boyunca yürüdü.
He walked along the shore.
začať sa učiť
Kıyı boyunca yürüdü.
He walked at a quick pace.
začať sa učiť
O büyük bir hızla yürüdü.
He walked toward the door.
začať sa učiť
O, kapıya doğru yürüdü.
He wanted to buy the book.
začať sa učiť
O, kitabı satın almak istedi.
He wanted to come with us.
začať sa učiť
O bizimle gelmek istedi
He wants to go to America.
začať sa učiť
O, Amerika'ya gitmek istiyor.
He wants you to stay here.
začať sa učiť
O, burada kalmanı istiyor.
He was absent from school.
začať sa učiť
O, okulda yoktu.
He was afraid of his wife.
začať sa učiť
O, karısından korkuyordu.
He was afraid of the dark.
začať sa učiť
O, karanlıktan korkardı.
He was afraid to go there.
začať sa učiť
O, oraya gitmeye korkuyordu.
He was amazed at the news.
začať sa učiť
O, habere şaşırdı.
He was among those chosen.
začať sa učiť
O, seçilenler arasındaydı.
He was angry with himself.
začať sa učiť
O, kendisine kızmıştı.
He was angry with his son.
začať sa učiť
O, oğluna kızmıştı.
He was covered with sweat.
začať sa učiť
O terle kaplıydı.
He was educated at Oxford.
začať sa učiť
O, Oxford Üniversitesi'nde eğitim gördü.
He was fired for stealing.
začať sa učiť
O çaldığı için kovuldu.
He was in bed with a cold.
začať sa učiť
O, soğuk algınlığından yataktaydı.
He was in prison for life.
začať sa učiť
O ömür boyu hapis yattı.
He was in time for school.
začať sa učiť
O okula zamanında geldi.
He was listening to music.
začať sa učiť
O müzik dinliyordu.
He was looking at the sky.
začať sa učiť
O, gökyüzüne bakıyordu.
He was loved by everybody.
začať sa učiť
O herkes tarafından sevilirdi.
He was lying on the grass.
začať sa učiť
O çimlerin üzerinde yatıyordu.
He was playing with a toy.
začať sa učiť
O, bir oyuncakla oynuyordu.
He was sentenced to death.
začať sa učiť
O, ölüm cezasına çarptırıldı.
He was sharpening a knife.
začať sa učiť
O bir bıçağı biliyordu.
He was sitting on a bench.
začať sa učiť
O, bir bankta oturuyordu.
He was too angry to speak.
začať sa učiť
O, konuşamayacak kadar çok öfkeliydi.
He was wounded in the war.
začať sa učiť
O, savaşta yaralandı.
He went on a one-day trip.
začať sa učiť
O bir günlük seyahate çıktı.
He went out without a hat.
začať sa učiť
O, dışarıya şapkasız gitti.
He went there on business.
začať sa učiť
O, iş için oraya gitti.
He will be a good husband.
začať sa učiť
O iyi bir koca olacak.
He will be a good teacher.
začať sa učiť
O, iyi bir öğretmen olacak.
He will come back at four.
začať sa učiť
O, dörtte geri dönecek.
He will come on June 24th.
začať sa učiť
O, 24 Haziran'da gelecek.
He will not agree with us.
začať sa učiť
O bizimle aynı fikirde olmayacak.
He won't be a good player.
začať sa učiť
O iyi bir oyuncu olmayacaktır.
He won't be away for long.
začať sa učiť
O uzun süre uzakta olmayacak.
He won't come if it rains.
začať sa učiť
O, yağmur yağarsa gelmez.
He won't live a long life.
začať sa učiť
O, uzun ömürlü olmayacak.
He won't live a long life.
začať sa učiť
O, uzun bir hayat yaşamayacak.
He would never walk again.
začať sa učiť
O asla tekrar yürümedi.
He would often go fishing.
začať sa učiť
O sık sık balık tutmaya giderdi.
He would seek re-election.
začať sa učiť
O yeniden seçilmek için aday olurdu.
He wrote a lot of stories.
začať sa učiť
O, bir sürü hikaye yazdı.
He wrote me a long letter.
začať sa učiť
O bana uzun bir mektup yazdı.
He wrote me a love letter.
začať sa učiť
O bana bir aşk mektubu yazdı.
He'll clutch at any straw.
začať sa učiť
O her hangi bir samanı yakalamaya çalışacak.
He's a very fine musician.
začať sa učiť
O çok iyi bir müzisyendir.
He's agreed to do the job.
začať sa učiť
O işi yapmayı kabul etti.
He's almost as tall as me.
začať sa učiť
O, neredeyse benim kadar uzundur.
He's always chasing girls.
začať sa učiť
O her zaman kızların peşinde.
He's as strong as a horse.
začať sa učiť
O, bir at kadar güçlü.
He's as timid as a rabbit.
začať sa učiť
O, bir tavşan kadar ürkek.
He's much taller than you.
začať sa učiť
O senden çok daha uzun.
He's running for Congress.
začať sa učiť
Kongre için aday oluyor.
He's sleeping like a baby.
začať sa učiť
Bir bebek gibi uyuyor.
Help yourself to the cake.
začať sa učiť
Pastaya buyrun.
Her courage supported her.
začať sa učiť
Onun cesareti onu destekledi.
Her father is a policeman.
začať sa učiť
Onun babası bir polistir.
Her hat looked very funny.
začať sa učiť
Onun şapkası çok komik görünüyordu.
Her heart was full of joy.
začať sa učiť
Onun yüreği sevinç doluydu.
Here is their photo album.
začať sa učiť
İşte onların fotoğraf albümü.
Hey guys, please be quiet.
začať sa učiť
Hey beyler, lütfen biraz sakin olun.
Hi, my name is Ken Saitou.
začať sa učiť
Merhaba, benim adım Ken Saitou.
His ashes are buried here.
začať sa učiť
Onun külleri burada gömülüdür.
His bag was badly damaged.
začať sa učiť
Onun çantası ağır hasar gördü.
His concert was very good.
začať sa učiť
Onun konseri çok iyiydi.
His death is a great loss.
začať sa učiť
Onun ölümü büyük bir kayıptır.
His English is quite good.
začať sa učiť
Onun İngilizcesi oldukça iyidir.
His hair has turned white.
začať sa učiť
Saçları beyaza dönüştü.
His house is by the river.
začať sa učiť
Onun evi nehrin yanındadır.
His house is easy to find.
začať sa učiť
Onun evini bulmak kolay.
His house is near a river.
začať sa učiť
Onun evi bir nehre yakındır.
His illness may be cancer.
začať sa učiť
Onun hastalığı kanser olabilir.
His letter made her angry.
začať sa učiť
Onun mektubu onu kızdırdı.
His opinions carry weight.
začať sa učiť
Onun fikirleri önemlidir.
His room was brightly lit.
začať sa učiť
Onun odası aydınlıktı.
His smile put her at ease.
začať sa učiť
Onun tebessümü onu rahatlattı.
His son is in college now.
začať sa učiť
Oğlu şu anda üniversitede.
His speech went on and on.
začať sa učiť
Onun konuşması uzayıp gitti.
His story amused everyone.
začať sa učiť
Onun hikayesi herkesi eğlendirdi.
His story may not be true.
začať sa učiť
Hikâyesi doğru olmayabilir.
His team is likely to win.
začať sa učiť
Onun takımı muhtemelen kazanacak.
His view is quite logical.
začať sa učiť
Onun görüşü oldukça mantıklı.
How are you getting along?
začať sa učiť
Nasıl geçiniyorsun?
How did you hear about us?
začať sa učiť
Bizden nasıl haberdar oldunuz?
How do I get to Chinatown?
začať sa učiť
Çin mahallesine nasıl giderim?
How do you come to school?
začať sa učiť
Okula nasıl gelirsin?
How do you heat the house?
začať sa učiť
Evi nasıl ısıtıyorsun?
How do you like this town?
začať sa učiť
Bu kasabayı nasıl buluyorsun?
How do you like your eggs?
začať sa učiť
Yumurtalarınız hakkında ne düşünüyorsun?
How far is it to New York?
začať sa učiť
O, New York'a ne kadar uzakta?
How high is that building?
začať sa učiť
O binanın yüksekliği nedir?
How high is that mountain?
začať sa učiť
O dağın yüksekliği nedir?
How late is the bank open?
začať sa učiť
Banka ne kadar geç saatlere kadar açık?
How long will you be gone?
začať sa učiť
Ne kadar süre gideceksin?
How long will you be here?
začať sa učiť
Ne kadar süre burada olacaksın?
How many bags do you have?
začať sa učiť
Kaç tane çantan var?
How many cars do you have?
začať sa učiť
Kaç tane araban var?
How many kids do you have?
začať sa učiť
Kaç tane çocuğun var?
How many pens do you have?
začať sa učiť
Kaç tane kalemin var?
How much sugar do you use?
začať sa učiť
Ne kadar şeker kullanırsın?
How much were the glasses?
začať sa učiť
Gözlük ne kadardı?
How old are your children?
začať sa učiť
Çocuklarınız kaç yaşındalar?
How old do you think I am?
začať sa učiť
Kaç yaşında olduğumu düşünüyorsun?
How would you like to pay?
začať sa učiť
Nasıl ödemek istersiniz?
Humans can't live on Mars.
začať sa učiť
İnsanlar Mars'ta yaşayamaz.
I accepted her invitation.
začať sa učiť
Onun davetini kabul ettim.
I accepted his invitation.
začať sa učiť
Davetini kabul ettim.
I accused him of cheating.
začať sa učiť
Onu hilekarlıkla suçladım.
I admit having done wrong.
začať sa učiť
Ben yanlış yaptığımı itiraf ediyorum.
I agree with that opinion.
začať sa učiť
Ben o görüşe katılıyorum.
I agree with your opinion.
začať sa učiť
Ben senin görüşüne katılıyorum.
I allowed Kate to go home.
začať sa učiť
Kate'e eve gitmesi için izin verdim.
I almost laughed out loud.
začať sa učiť
Neredeyse kahkaha patlatacaktım.
I almost missed the train.
začať sa učiť
Az daha treni kaçırıyordum.
I almost missed the train.
začať sa učiť
Neredeyse treni kaçırıyordum.
I am a citizen of Sapporo.
začať sa učiť
Ben bir Sapporo vatandaşıyım.
I'm a college student.
začať sa učiť
Ben bir üniversite öğrencisiyim.
I can read English.
začať sa učiť
İngilizce okuyabilirim.
I am afraid he won't come.
začať sa učiť
Maalesef o gelmeyecek.
I am due to speak tonight.
začať sa učiť
Bu gece konuşmam bekleniyor.
I am feeling sad about it.
začať sa učiť
Ben bu konu hakkında üzgün hissediyorum.
I am going to be fourteen.
začať sa učiť
Ondört yaşında olacağım.
I am going to play tennis.
začať sa učiť
Tenis oynayacağım.
I am interested in sports.
začať sa učiť
Sporla ilgileniyorum.
I am learning how to type.
začať sa učiť
Nasıl yazacağımı öğreniyorum.
I am living with my uncle.
začať sa učiť
Amcamla birlikte yaşıyorum.
I am majoring in medicine.
začať sa učiť
Ben tıpta uzmanlaşıyorum.
I am not a morning person.
začať sa učiť
Ben bir sabah kişisi değilim.
I am not getting involved.
začať sa učiť
Ben karışmıyorum.
I am now in an old castle.
začať sa učiť
Şimdi eski bir kaledeyim.
I am on holiday this week.
začať sa učiť
Bu hafta tatildeyim.
I am playing football now.
začať sa učiť
Şimdi futbol oynuyorum.
I am ready to go with you.
začať sa učiť
Ben sizinle birlikte gitmek için hazırım.
I am studying English now.
začať sa učiť
Şimdi İngilizce çalışıyorum.
I am through with my work.
začať sa učiť
Ben işimi bitirdim.
I am very busy these days.
začať sa učiť
Bu günler çok meşgulüm.
I am very glad to see you.
začať sa učiť
Seni gördüğüme çok memnunum.
I am watering the flowers.
začať sa učiť
Çiçekleri suluyorum.
I am writing a letter now.
začať sa učiť
Şimdi bir mektup yazıyorum.
I appreciate your concern.
začať sa učiť
İlginize minnettarım.
I arrived here last night.
začať sa učiť
Ben dün gece buraya geldim.
I arrived there too early.
začať sa učiť
Oraya çok erken vardım.
I asked where he had been.
začať sa učiť
Onun nerede olduğunu sordum.
I ate a hotdog for lunch.
začať sa učiť
Ben öğle yemeği için bir sosisli sandviç yedim.
I awoke from a long dream.
začať sa učiť
Ben uzun bir rüyadan uyandım.
I barely caught the train.
začať sa učiť
Güçlükle trene yetiştim.
I belong to a tennis club.
začať sa učiť
Ben bir tenis kulübünün üyesiyim.
I bought a book yesterday.
začať sa učiť
Dün bir kitap aldım.
I bought a new television.
začať sa učiť
Yeni bir televizyon aldım.
I bought a pair of gloves.
začať sa učiť
Ben bir çift eldiven aldım.
I bought a red sports car.
začať sa učiť
Kırmızı bir spor araba aldım.
I bought a red sports car.
začať sa učiť
Ben kırmızı bir spor otomobil satın aldım.
I called him this morning.
začať sa učiť
Onu bu sabah aradım.
I called him up yesterday.
začať sa učiť
Dün onu aradım.
I came to Japan last year.
začať sa učiť
Japonya'ya geçen yıl geldim.
I can do without his help.
začať sa učiť
Onun yardımı olmadan yapabilirim.
I can put things in a box.
začať sa učiť
Eşyaları bir kutuya koyabilirim.
I can reach the top shelf.
začať sa učiť
Ben en üst rafa ulaşabilirim.
I can read Spanish easily.
začať sa učiť
Kolaylıkla İspanyolca okuyabilirim.
I can run faster than Ken.
začať sa učiť
Ken'den daha hızlı koşabilirim.
I can swim as well as you.
začať sa učiť
Ben sizin kadar iyi yüzebilirim.
I can't afford a new coat.
začať sa učiť
Ben yeni bir palto almayı göze alamam.
I can't bear living alone.
začať sa učiť
Tek yaşamaya katlanamam.
I can't bend my right arm.
začať sa učiť
Ben sağ kolumu bükemiyorum.
I can't explain it either.
začať sa učiť
Onu bende açıklayamam.
I can't find my briefcase.
začať sa učiť
Çantamı bulamıyorum.
I can't go until he comes.
začať sa učiť
O gelene kadar ben gidemem.
I can't keep my eyes open.
začať sa učiť
Gözlerimi açık tutamıyorum.
I can't lift my right arm.
začať sa učiť
Ben sağ kolumu kaldıramıyorum.
I can't live without a TV.
začať sa učiť
Televizyon olmadan yaşayamam.
I can't live without a TV.
začať sa učiť
Televizyonsuz yaşayamam.
I can't make it this time.
začať sa učiť
Bu sefer onu yapamam.
I can't praise him enough.
začať sa učiť
Onu yeterince övemiyorum.
I can't reach the ceiling.
začať sa učiť
Tavana ulaşamıyorum.
I can't remember her name.
začať sa učiť
Adını hatırlayamadım.
I can't remember her name.
začať sa učiť
Onun adını hatırlayamadım?
I can't shake off my cold.
začať sa učiť
Soğuk algınlığından kurtulamıyorum.
I can't stop my nosebleed.
začať sa učiť
Burun kanamamı durduramıyorum.
I can't take another step.
začať sa učiť
Bir adım daha atamam.
I can't think of his name.
začať sa učiť
Ben onun adını düşünemiyorum.
I cannot accept this gift.
začať sa učiť
Bu hediyeyi kabul edemem.
I cannot accept your gift.
začať sa učiť
Ben hediyeni kabul edemem.
I caught up with him soon.
začať sa učiť
Kısa sürede onunla arayı kapattım.
I couldn't find his house.
začať sa učiť
Ben onun evini bulamadım.
I couldn't speak Japanese.
začať sa učiť
Japonca konuşamıyordum.
I cut myself with a knife.
začať sa učiť
Bir bıçakla kendimi kestim.
I decided to study abroad.
začať sa učiť
Ben yurt dışında öğrenim görmeye karar verdim.
I didn't have lunch today.
začať sa učiť
Bugün öğle yemeği yemedim.
I didn't hear you come in.
začať sa učiť
İçeri girdiğini duymadım.
I didn't know what to say.
začať sa učiť
Ne söyleyeceğimi bilmiyordum.
I didn't mean to hurt you.
začať sa učiť
Seni incitmek istemedim.
I didn't mean to hurt you.
začať sa učiť
Amacım seni incitmek değildi.
I didn't mean to hurt you.
začať sa učiť
Seni incitmek istememiştim.
I didn't need to tell him.
začať sa učiť
Ona söylememe gerek yoktu.
I disposed of my old coat.
začať sa učiť
Benim eski paltoyu elden çıkardım.
I do not know any of them.
začať sa učiť
Onlardan birini tanımıyorum.
I do not mind what you do.
začať sa učiť
Ne yaptığın umurumda değil.
I do not want your houses.
začať sa učiť
Sizin evlerinizi istemiyorum.
I do not watch television.
začať sa učiť
Ben televizyon izlemem.
I don't care what happens.
začať sa učiť
Ne olduğu umurumda değil.
I don't care what he does.
začať sa učiť
Onun ne yaptığı umurumda değil.
I don't care what he says.
začať sa učiť
Onun ne dediği umrumda değil.
I don't get what you mean.
začať sa učiť
Ne demek istediğini anlamıyorum.
I don't have any brothers.
začať sa učiť
Hiç erkek kardeşim yok.
I don't have any cavities.
začať sa učiť
Hiç diş çürüğüm yok.
I don't have any children.
začať sa učiť
Hiç çocuğum yok.
I don't have time to read.
začať sa učiť
Benim okumak için zamanım yok.
I don't like both of them.
začať sa učiť
Ben onlarınher ikisini de sevmiyorum.
I don't like either watch.
začať sa učiť
Her iki saati de sevmiyorum.
I don't like men like him.
začať sa učiť
Onun gibi insanları sevmem.
I don't like this sweater.
začať sa učiť
Bu kazağı sevmiyorum.
I don't like warm winters.
začať sa učiť
Ben sıcak kışları sevmiyorum.
I don't like what he said.
začať sa učiť
Onun söylediğinden hoşlanmıyorum.
I don't live in Maigo now.
začať sa učiť
Şimdi Maigo'da yaşamıyorum.
I don't meet him so often.
začať sa učiť
Onunla çok sık görüşmem.
I don't need anything now.
začať sa učiť
Şu an bir şeye ihtiyacım yok.
I don't remember his name.
začať sa učiť
Onun ismini hatırlamıyorum.
I don't support his ideas.
začať sa učiť
Ben onun fikirlerini desteklemiyorum.
I don't understand German.
začať sa učiť
Almanca'yı anlayamıyorum.
I doubt if he is a lawyer.
začať sa učiť
Onun bir avukat olup olmadığından şüpheliyim.
I doubt that Tom is happy.
začať sa učiť
Tom'un mutlu olduğundan şüpheliyim.
I easily found his office.
začať sa učiť
Ben onun ofisini kolayca buldum.
I eat breakfast every day.
začať sa učiť
Ben hergün kahvaltı yaparım.
I expect him to come soon.
začať sa učiť
Onun yakında gelmesini umuyorum.
I experimented on animals.
začať sa učiť
Hayvanlar üzerinde deney yaptım.
I fed some meat to my dog.
začať sa učiť
Köpeğime biraz et yedirdim.
I feed my dog twice a day.
začať sa učiť
Köpeğimi günde iki kez beslerim.
I feel like taking a walk.
začať sa učiť
Canım yürüyüş yapmak istiyor.
I feel very sorry for him.
začať sa učiť
Ben onun için çok üzülüyorum.
I felt my way to the door.
začať sa učiť
Kapıya doğru yolumu el yordamıyla buldum.
I felt the engine running.
začať sa učiť
Motor çalışırken hissettim.
I finally gave up smoking.
začať sa učiť
Sonunda sigara içmeyi bıraktım.
I fixed the car yesterday.
začať sa učiť
Dün arabayı tamir ettim.
I flew to Osaka yesterday.
začať sa učiť
Dün Osaka'ya uçtum.
I forget to telephone him.
začať sa učiť
Ona telefon etmeyi unuturum.
I forgot his phone number.
začať sa učiť
Ben onun telefon numarasını unuttum.
I gave her a lift to town.
začať sa učiť
Onu arabayla şehre bıraktım.
I get on with him well
začať sa učiť
Onunla iyi geçinirim.
I go home early every day.
začať sa učiť
Her gün eve erken giderim.
I go to bed after I study.
začať sa učiť
Çalıştıktan sonra yatmaya giderim.
I go to bed late at night.
začať sa učiť
Gece yatmaya geç giderim.
I go to church on Sundays.
začať sa učiť
Pazar günleri kiliseye giderim.
I got a new pair of shoes.
začať sa učiť
Yeni bir çift ayakkabım var.
I got him to stop smoking.
začať sa učiť
Ona sigara içmeyi bıraktırdım.
I got married 8 years ago.
začať sa učiť
Sekiz yıl önce evlendim.
I got my bicycle repaired.
začať sa učiť
Bisikletimi tamir ettirdim.
I got my left arm bruised.
začať sa učiť
Sol kolumu zedeledim.
I got some sand in my eye.
začať sa učiť
Gözüme biraz kum kaçtı.
I got the machine running.
začať sa učiť
Makineyi çalıştırdım.
I got the ticket for free.
začať sa učiť
Bileti ücretsiz aldım.
I got there ahead of time.
začať sa učiť
Oraya vaktinden önce vardım.
I got tired with the work.
začať sa učiť
İşten dolayı yoruldum.
I groped for a flashlight.
začať sa učiť
El fenerini el yordamıyla aradım.
I had a chance to see him.
začať sa učiť
Onu görmek için bir fırsatım vardı.
I had a good night's rest.
začať sa učiť
Gece iyi dinlendim.
I had a healthy breakfast.
začať sa učiť
Sağlıklı bir kahvaltı yaptım.
I had him take my picture.
začať sa učiť
Ona resmimi çektirdim.
I had my photograph taken.
začať sa učiť
Fotoğrafımı çektirdim.
I had no choice but to go.
začať sa učiť
Gitmekten başka seçeneğim yoktu.
I had no idea who she was.
začať sa učiť
Onun kim olduğu hakkında bir fikrim yoktu.
I had to work on an essay.
začať sa učiť
Ben bir deneme üzerinde çalışmak zorunda kaldım.
I have a dog and two cats.
začať sa učiť
Bir köpeğim ve iki kedim var.
I have a little money now.
začať sa učiť
Şimdi biraz param var.
I have a lot of questions.
začať sa učiť
Benim bir sürü sorum var.
I have a persistent cough.
začať sa učiť
İnatçı bir öksürüğüm var.
I have a severe pain here.
začať sa učiť
Benim burada ciddi bir ağrım var.
I have a surprise for you.
začať sa učiť
Senin için bir sürprizim var.
I have almost no appetite.
začať sa učiť
Hemen hemen hiç iştahım yok.
I have an allergy to milk.
začať sa učiť
Süte karşı allerjim var.
I have an irregular pulse.
začať sa učiť
Düzensiz bir nabzım var.
I have another engagement.
začať sa učiť
Başka bir sorumluluğum var.
I have at least ten books.
začať sa učiť
En az on kitabım var.
I have been to Kyoto once.
začať sa učiť
Kyoto'da bir kez bulundum.
I have breakfast at seven.
začať sa učiť
Saat yedide kahvaltı yaparım.
I have difficulty chewing.
začať sa učiť
Çiğneme sorunum var.
I heard that before.
začať sa učiť
Onu daha önce duydum.
I have met him many times.
začať sa učiť
Onunla defalarca karşılaştım.
I have no home to live in.
začať sa učiť
Yaşayacak evim yok.
I have no time to see you.
začať sa učiť
Seni görmek için zamanım yok.
I have not finished lunch.
začať sa učiť
Öğle yemeğini bitirmedim.
I have not seen him since.
začať sa učiť
O zamandan beri onu görmedim.
I have prepared your bath.
začať sa učiť
Banyonu hazırladım.
I have run short of money.
začať sa učiť
Param tükendi.
I have six mouths to feed.
začať sa učiť
Besleyecek altı nüfusum var.
I have to go there myself.
začať sa učiť
Oraya kendim gitmek zorundayım.
I have to look for my pen.
začať sa učiť
Dolma kalemimi aramak zorundayım.
I have to obey his orders.
začať sa učiť
Ben onun emirlerine uymak zorundayım.
I have to tighten my belt.
začať sa učiť
Ben kemerimi sıkmak zorundayım.
I have visited Paris once.
začať sa učiť
Paris'i bir kez ziyaret ettim.
I haven't lost any weight.
začať sa učiť
Hiç kilo vermedim.
I haven't seen him lately.
začať sa učiť
Son zamanlarda onu görmedim.
I haven't seen Tom lately.
začať sa učiť
Son zamanlarda Tom'u görmedim.
I haven't smoked for ages.
začať sa učiť
Yıllarca sigara içmedim.
I hear that he eats frogs.
začať sa učiť
Ben onun kurbağa yediğini duyuyorum.
I hear you have been sick.
začať sa učiť
Hasta olduğunu işitiyorum.
I heard a noise behind me.
začať sa učiť
Arkamda bir gürültü duydum.
I helped carry those bags.
začať sa učiť
Şu çantaları taşımaya yardım ettim.
I hope everything is okay.
začať sa učiť
Umarım her şey iyidir.
I hope to be a journalist.
začať sa učiť
Ben bir gazeteci olmayı umuyorum.
I hope to become a singer.
začať sa učiť
Bir şarkıcı olmayı ümit ediyorum.
I hope you are having fun.
začať sa učiť
İnşallah eğleniyorsun.
I intended to go with him.
začať sa učiť
Onunla gitmeye niyet ettim.
I invited him to my house.
začať sa učiť
Onu evime davet ettim.
I ironed my handkerchiefs.
začať sa učiť
Mendillerimi ütüledim.
I ironed the handkerchief.
začať sa učiť
Ben mendili ütüledim.
I just adore your new hat.
začať sa učiť
Yeni şapkana tam anlamıyla bayılıyorum.
I just got by on the test.
začať sa učiť
Testi geçtim.
I just meant it as a joke.
začať sa učiť
Onu sadece bir şaka olarak yaptım.
I know how to cook dinner.
začať sa učiť
Akşam yemeğini nasıl pişireceğimi biliyorum.
I know how to drive a car.
začať sa učiť
Nasıl araba sürüleceğini biliyorum.
I know how to drive a car.
začať sa učiť
Nasıl araba süreceğimi biliyorum.
I know some of these boys.
začať sa učiť
Bu çocuklardan bazılarını tanıyorum.
I know that you live here.
začať sa učiť
Burada yaşadığını biliyorum.
I know what is in the box.
začať sa učiť
Kutuda ne olduğunu biliyorum.
I laid a blanket over her.
začať sa učiť
Ben onun üzerine bir battaniye serdim.
I left an umbrella behind.
začať sa učiť
Arkada bir şemsiye bıraktım.
I left the money with him.
začať sa učiť
Parayı ona bıraktım.
I like all kinds of music.
začať sa učiť
Bütün müzik türlerini severim.
I like baseball very much.
začať sa učiť
Ben beyzbolu çok severim.
I like both dogs and cats.
začať sa učiť
Hem kedileri hem köpekleri severim.
I like climbing mountains.
začať sa učiť
Ben dağlara tırmanmayı severim.
I like instrumental music.
začať sa učiť
Ben enstrümantal müzikten hoşlanırım.
I like listening to music.
začať sa učiť
Müzik dinlemeyi severim.
I like my brandy straight.
začať sa učiť
Ben brendimi sek severim.
I like swimming very much.
začať sa učiť
Yüzmeyi çok severim.
I like the way Mary looks.
začať sa učiť
Mary'nin görünme şeklini beğeniyorum.
I like the way she smiles.
začať sa učiť
Onun gülüş tarzını seviyorum.
I like to play basketball.
začať sa učiť
Basketbol oynamayı severim.
I like to travel by train.
začať sa učiť
Trenle seyahat etmeyi severim.
I live in a rooming house.
začať sa učiť
Bir pansiyonda yaşıyorum.
I looked over my shoulder.
začať sa učiť
Omuzumun üzerinden göz gezdirdim.
I lost my watch yesterday.
začať sa učiť
Dün saatimi kaybettim.
I lost my way in New York.
začať sa učiť
New York'ta yolumu kaybettim.
I made a careless mistake.
začať sa učiť
Ben dikkatsiz bir hata yaptım.
I made him tell the truth.
začať sa učiť
Ona gerçeği söylettim.
I made his son a new suit.
začať sa učiť
Onun oğluna yeni bir takım elbise yaptım.
I made these boxes myself.
začať sa učiť
Bu kutuları kendim yaptım.
I may have made a mistake.
začať sa učiť
Bir hata yapmış olabilirim.
I met him at the barber's.
začať sa učiť
Onunla berber dükkanında karşılaştım.
I misplaced your blue pen.
začať sa učiť
Mavi kalemini yanlış yere koydum.
I must have caught a cold.
začať sa učiť
Soğuk almış olmalıyım.
I need some writing paper.
začať sa učiť
Biraz yazı kağıdına ihtiyacım var.
I need someone to help me.
začať sa učiť
Bana yardım edecek birine ihtiyacım var.
I need to get some stamps.
začať sa učiť
Bazı pullar almam gerekiyor.
I often lie on this bench.
začať sa učiť
Ben sık sık bu bankta uzanırım.
I often stay up all night.
začať sa učiť
Sık sık gece geç saatlere kadar yatmam.
I often visited his house.
začať sa učiť
Onun evini sık sık ziyaret ettim.
I order you to turn right.
začať sa učiť
Sana sağa dönmeni emrediyorum
I painted the fence green.
začať sa učiť
Çiti yeşile boyadım.
I play the piano a little.
začať sa učiť
Biraz piyano çalarım.
I played soccer yesterday.
začať sa učiť
Dün futbol oynadım.
I prefer modern furniture.
začať sa učiť
Modern mobilyayı tercih ederim.
I prefer spring to autumn.
začať sa učiť
İlkbaharı Sonbahara tercih ederim.
I prefer to travel by air.
začať sa učiť
Hava yolu ile seyahat etmeyi tercih ediyorum.
I put on my cap to go out.
začať sa učiť
Dışarı çıkmak için kepimi giydim.
I put on my shoes at once.
začať sa učiť
Derhal ayakkabılarımı giydim.
I ran as fast as possible.
začať sa učiť
Ben mümkün olduğunca hızlı koştum.
I rang the bell six times.
začať sa učiť
Zili altı kez çaldım.
I rarely go to the movies.
začať sa učiť
Sinemalara nadiren giderim.
I read a book as I walked.
začať sa učiť
Ben yürürken bir kitap okudum.
I read the New York Times.
začať sa učiť
New York Times okurum.
I really don't want to go.
začať sa učiť
Gerçekten gitmek istemiyorum.
I really need a drink now.
začať sa učiť
Şimdi gerçekten bir içkiye ihtiyacım var.
I remember the first time.
začať sa učiť
Ben ilk seferi hatırlıyorum.
I remember writing to her.
začať sa učiť
Ona yazdığımı hatırlıyorum.
I saw an American musical.
začať sa učiť
Ben bir Amerikan müzikali gördüm.
I saw her only a week ago.
začať sa učiť
Ben sadece bir hafta önce onu gördüm.
I saw him coming upstairs.
začať sa učiť
Onu üst kata gelişini gördüm.
I saw him enter the house.
začať sa učiť
Onun eve girdiğini gördüm.
I saw it with my own eyes.
začať sa učiť
Onu kendi gözlerimle gördüm.
I saw the figure of a man.
začať sa učiť
Ben bir insan figürü gördüm.
I saw them enter the bank.
začať sa učiť
Onların bankaya girdiğini gördüm.
I saw you with a tall boy.
začať sa učiť
Seni uzun boylu bir çocukla gördüm.
I see him once in a while.
začať sa učiť
Onu arada bir görürüm.
I shut the door behind me.
začať sa učiť
Arkamdan kapıyı kapadım.
I slept all day yesterday.
začať sa učiť
Dün bütün gün uyudum.
I smell something burning.
začať sa učiť
Yanan bir şeyin kokusunu alıyorum.
I sold it for ten dollars.
začať sa učiť
Onu on dolara sattım.
I sold off all my records.
začať sa učiť
Ben tüm plakları sattım.
I sometimes dream of home.
začať sa učiť
Bazen evi hayal ederim.
I sometimes see him on TV.
začať sa učiť
Bazen onu televizyonda görürüm.
I speak English every day.
začať sa učiť
Hergün İngilizce konuşurum.
I spent 100 dollars today.
začať sa učiť
Bugün 100 dolar harcadım.
I stood waiting for a bus.
začať sa učiť
Otobüs beklerken ayakta durdum.
I study English every day.
začať sa učiť
Hergün İngilizce çalışırım.
I suppose he will be late.
začať sa učiť
Sanırım o geç kalacak.
I suppose they are coming.
začať sa učiť
Sanırım onlar geliyorlar.
I suspected he was a liar.
začať sa učiť
Ben onun bir yalancı olduğundan şüphelendim.
I talked on the phone.
začať sa učiť
Telefonda konuştum.
I talked on the telephone.
začať sa učiť
Ben telefonda konuştum.
I think I'll buy this tie.
začať sa učiť
Sanırım bu kravatı alacağım.
I think it's worth asking.
začať sa učiť
Bence sormaya değer.
I think that ghosts exist.
začať sa učiť
Hayaletlerin var olduğunu düşünüyorum.
I think that he is honest.
začať sa učiť
Bence o dürüsttür.
I think that he will come.
začať sa učiť
Sanırım o gelecek.
I think that you're wrong.
začať sa učiť
Bence hatalısın.
I think that Yumi is sick.
začať sa učiť
Sanırım Yumi hasta.
I think the rumor is true.
začať sa učiť
Sanırım söylenti gerçek.
I think the rumor is true.
začať sa učiť
Söylentinin gerçek olduğunu düşünüyorum.
I think this book is easy.
začať sa učiť
Bence bu kitap kolaydır.

Ak chcete pridať komentár, musíte byť prihlásený.